-Statik proje; mimari projeye ve zemin etüdü raporuna uygun olarak, inşaat mühendislerince hazırlanan, ölçekleri yapının büyüklüğüne ve özelliğine göre belirlenen, betonarme, yığma, çelik ve benzeri yapıların türlerine göre taşıyıcı sistemlerini gösteren, bodrum kat dâhil olmak üzere bütün kat plânları, çatı plânları, bunların kesitleri, detayları ve hesaplarıdır.Bir inşaat mühendisi tarafından imzalanmayan proje belediye veya il özel idareler tarafından geçersiz kabul edilir.
Geçmişten beri insanlar içinde yaşam sürdükleri, çalıştıkları yapıların estetik, sağlam ve işlevsel olmasına önem vermişlerdir. Bu nedenle estetiklik, sağlamlık ve işlevsellik mimarlığın üç ana öğesidir. Bugüne kadar dünyada ve ülkemizde estetik mimarisiyle göz dolduran aynı zamanda sağlam ve işlevsel yapısıyla üç farklı faktörü bir arada barındıran yüzlerce yapı inşa edilmiştir. Başarıyı yakalamak isteyen mimarların, mimarlığın 3 temel ögesini-estetik kaygı, yapı sağlamlığı, yapı işlevselliğini-kendi bilgi ve becerileri ile harmanlaması gerekmektedir.
1910’lu yıllarda SSCB’nin öncülüğünde başlayan inşa rüzgârının ardından 1930 yıllarda rahat ve aydınlık olma özelliği taşıyan olan betonarme yapılar Avrupa’da hızla yayılmıştır. Bahsettiğimiz beton yapılaşmanın ardından 2. Dünya Savaşı nedeniyle Avrupa’nın birçok şehri yıkıma uğramıştır. Savaş sonrasında yaşanan ekonomik zorluklar dolayısıyla tekrar inşa edilmesi gereken yapılar ilk etapta prefabrik olarak yapılmıştır. Daha sonra mimari projeler kamusal bir sorun olarak değerlendirilmeye alınmış ardından canlanan ekonomi ile birlikte gösterişli ve iddialı yapılar inşa edilmiştir.
Yapının kesit, plan, bağlantı detayları; malzemesi, yerleşim planları, içyapısı hakkında mimari ve teknik olarak bilgi veren binanın dış cephesi ve yapının diğer binalarla uyumu hakkında estetik kaygı güden projelere Mimari Proje denir.
Bir yapının sadece estetik görünümü değil, aynı zamanda güvenliği ve dayanıklılığı da büyük önem taşır. Bu noktada devreye giren statik projeler, yapıların taşıyıcı sistemlerini bilimsel ve mühendislik prensiplerine göre tasarlayan çalışmalardır. Mimari statik proje, yapı tasarımının mimariyle uyumlu şekilde yük taşıma kapasitesine sahip olmasını sağlayan, binanın temelinden çatısına kadar olan tüm taşıyıcı elemanlarını planlayan bir mühendislik hizmetidir.
Statik projeler; kolon, kiriş, döşeme, temel gibi yapı elemanlarının hangi boyutlarda ve hangi donatılarla üretileceğini belirler. Bu hesaplamalar, binanın deprem, rüzgâr, kar yükü gibi dış etkilere karşı dayanıklı olmasını sağlar. Özellikle Türkiye gibi deprem kuşağında yer alan ülkelerde statik projeler, sadece bir teknik zorunluluk değil, aynı zamanda hayat kurtaran bir güvenlik tedbiridir.
Mimari projeyle uyumlu hazırlanan statik proje sayesinde yapı, hem estetik hem de mühendislik açısından dengeli bir bütünlük kazanır. Eğer bir yapının statik projesi doğru hazırlanmazsa, zamanla çatlamalar, oturmalar, hatta yapısal çöküntüler meydana gelebilir. Bu da büyük ekonomik kayıpların yanında, can güvenliği açısından ciddi riskler doğurur.
Sonuç olarak, bir yapının ömrü, sağlamlığı ve güvenliği, statik projenin doğruluğu ve uzmanlarca hazırlanmasına doğrudan bağlıdır. Yatırımcılar ve yapı sahipleri için mimari tasarım kadar, arkasında yer alan mühendislik hesaplarının da titizlikle hazırlanması büyük önem taşır.
Sağlam yapılar, kaliteli malzemelerle başlar. Malzemenizin gücü bilimsel verilerle ölçülerek belirlenir.